(Soluya soluya koşanlar anlamına gelen bu söz, ilk âyette geçer. On bir âyettir, Medenîdir, Mekkîdir diyenler de vardır. Amr-ül-Ensâri oğlu Münzir kumandasında, Kinâne oğullarından Hayy boyuna bir ordu gönderilmişti. Dönüşleri gecikince münafıklar, hepsi de öldürülmüştür diye dedikoduya başladılar, bunun üzerine vahyedildi. Zât-üs-Selâsil savaşı dolayısıyla vahyedildi diyenler de vardır.)
1- Andolsun soluya soluya koşanlara.403
2- Tırnaklarıyle bastıkça taştan kıvılcım saçanlara.
3- Sabah çağı, düşmanı basanlara, derken her yanı toza, dumana boğanlara.
5- Derken düşman topluluğunun tâ ortasına dalanlara.
6- Şüphe yok ki insan, Rabbine karşı pek inatçıdır, pek nankördür.
7- Ve şüphe yok ki o, buna tanıktır.
8- Ve şüphe yok ki insan, hayrına yarıyan mala-mülke karşı da pek düşkündür, pek nekestir.
9- Fakat bilmez mi ki kabirlerdekiler, dışarı çıkınca. (1)(2)
10- Ve gönüllerdekiler, meydana vurulup bilinince.
11- Şüphe yok ki Rabbin, o gün, onların her şeyini bilir elbette.
(1)) Ölüleri, yahut madenleri, defineleri.
(2)) Savaştaki atlar ve atlara binen savaş erleri.